Burcu Tatlıses: “Daha söyleyecek, anlatacak çok şeyim var”

0

Her insan yaşar, yaşadıklarını biriktirir, işte bundan sonrasını ilmek ilmek işlemek sanatçının işidir. O, yaşadığı anları mısralara, oradan da notlara döküp, kalbin tam da bam teline dokunabilen bir sanatçı, Burcu Tatlıses. Kulaklığı taktığınızda bazen güzel anılar, bazen bir film karesi, bazen de sadece bir sevgiliyi bulabiliyorsunuz onun dünyasında. Nitekim sesindeki naiflik de güzel bir yol arkadaşı gibi beliriveriyor yanıbaşınızda.

– Öncelikle merhabalar! Başlamadan ikinci stüdyo albümünüz olan “Uzaklar” için başarılar diliyoruz. 3 yıl aradan sonra yine akıllara kazınacak bir albümle çıktınız karşımıza. Albümün detaylarına inmek istiyorum ama öncesinde uzun yıllardır müzikle iç içesiniz ve ilk albümünüzden önce, adınızı yazdığınız şarkılarla duyuyorduk. Daha sonra gelen “Güzel Kokuyorum” albümüyle beraber hem besteci hem de yorumcu kişiliğinizi tanıma fırsatı bulduk. Ne de güzel oldu:) Nasıl karar verdiniz kendi albümünüzü çıkarmaya?

Bir karardan çok bir hayaldi benim için albüm fikri. Kendi şarkılarını yazıp söyleyen herkes için de öyle olduğunu düşünüyorum. Bu hayalin olgunlaşması ve gerçeğe dönüşmesi belli bir zaman alıyor ve ilk albüm olduğu için çok da kolay olmuyor aslında. Bir çok deneme yanılmalar, hayal kırıklıkları ama her şeye rağmen kendinden emin olmak ve hayalinin arkasında durmak doğru zamana taşıyor insanı. Şimdi dönüp baktığımda iyi ki o zaman ve iyi ki “Güzel Kokuyorum” olmuş başlangıcım diyorum.

– İlk albümünüz olan “Güzel Kokuyorum”a dinleyicinin tepkisi nasıl oldu? İlk albümün heyecanı farklı olsa gerek?

İlk albüm çok özel tabii. O zamana dek biriktirdiklerinizin ortaya dökülmesi demek. Ben buradayım, bir şeyler söylüyorum, beni duyun, bilin demek. İlk kez kendi kabuğundan çıkıp savunmasızca kendini açmak demek bir yandan. Yani hem heyecan verici, hem ürkütücü, hem benim için bir hayalin gerçeğe dönüşmesiydi “Güzel Kokuyorum”. İnsanlara ulaşması, kendini anlatması hemen gerçekleşmedi. Hem dinleyenle buluşma yollarımız hem albüm soundunun “çok dinlenenler!”e biraz uzak olması uzun ama sağlam bir yol çizdi albüme. Kendi kendini büyüten bir süreç oldu aslında, güzel olan tarafıysa çıkmasının üstünden uzun bir zaman geçmesine rağmen, şarkıların hala dinleniyor olması. Ve hatta bazılarının yeni yayınlanmış gibi henüz keşfediliyor olması 🙂

– Ve nihayet, üç yıl aradan sonra ikinci albüm “Uzaklar” da geçtiğimiz günlerde dinleyiciyle buluştu. Bu üç yılda albüm çalışmaları nasıl geçti? Kimlerle çalıştınız?

Uzun bir ara oldu. Daha erken bir ikinci albüm yayınlamayı planlıyordum ama farklı gelişti biraz süreç. İlk albümün konserlerini sürdürdük aradaki zamanda, bir yandan şarkılar yazıp biriktirdim. Ada Müzik’le birlikte çalıştık “Uzaklar” albümünde, Ocak 2018’de birlikte “Geyikli Masallar” teklisini yayınlamıştık. Baktık ki biz birbirimizi sevdik ve inandık, albümde de yola devam etme kararı aldık. Hali hazırda birlikte yol aldığımız müzisyen arkadaşlarım albümde de şarkılara eşlik ettiler. Selim Aydın’la beraber prodüktörlüğünü üstlendik, düzenlemeleri de paylaştık. Çok şanslıydım, her anı dolu dolu geçen ve sevgiyle örülmüş bir albüm süreci geçirdik hep beraber.

– Kendi adınıza bir beklentiniz var mı? Geçmişten bu albüme kadar yaptığınız işleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Daha çok insana ulaşmak, daha çok kişiyi şarkılarımla buluşturmak hevesim her zaman var. Bunun çok kolay olmadığını ve olmayacağını biliyorum, sabır, çok çalışmak ve sürekli üretmeyi gerektiriyor, bu durum da beni ayakta tutan şey zaten. Uzun bir müzikal geçmişim var ama kendi şarkılarımla insanlarla buluşma sürecinde henüz ikinci albüm durağındayım. Daha söyleyecek, anlatacak çok şeyim var.

– Albüm sekiz parçadan oluşuyor ve her birinin sözü-bestesi size ait. Şarkıların altında derin anlamlar var, insan bunu dinleyince hissediyor. O sözlerin arasında, kendini bir daha arıyor. Bu sözler hayatın kesitlerinden, yaşanmışlıklardan geliyor olmalı. Bunlar, tamamlayıcı müzikleriyle buluşunca da ortaya bu denli güzel işler çıkıyor. Nasıl yazdınız bu albümdeki şarkıları? Hikayeler neler?

Hepsi başka zamanların şarkıları. Çok eskiden yazıp albüme dahil ettiğim şarkılar da var, albüm sürecinde tamamlanan şarkılar da. Hikayeler kendime dair ama hepsini kendim yaşayıp deneyimlemiş olmam gerekmiyor. Beni etkileyen herhangi bir durumu, olayı, insanı, yeni baştan kendi içimde yaşayıp, ben olsaydım duygusuyla yazabiliyorum.

– Albümde özellikle “Uzaklar” ve “Geyikli Masallar” benim en çok dikkatimi çeken şarkılar oldu. Albümün kalitesi, sarf edilen emek, kendini hemen belli ediyor tabii ama bu iki şarkının tadı damağımda bir ayrı kaldı. “Geyikli Masallar”ın klibi daha önceden yayımlanmıştı. “Uzaklar” ın klibi de, geçtiğimiz günlerde, albümün tanıtımıyla geldi. Klip çekimleri nasıl geçti? Albümdeki diğer şarkılara da klip gelecek mi?

Geyikli Masallar albümden önce tekli olarak yayınlanmıştı, video klibi de aynı zamanda yayına girdi. Selçuk Demirci’yle çalıştık o klipte. Benim için özel ve biraz da kişisel bir şarkı Geyikli Masallar, o yüzden video klipte de anlaşılır olma ya da bir senaryoya bağlı kalma kaygısı gütmeden, şarkının bizdeki yansımasını ortaya koyduk. Yeni albümün ilk iki klibinde yine Selçuk Demirci’yle beraberdik. Ben özellikle sade ve şarkıları anlatan klipler olmasını istedim bu kez. Albümdeki tüm şarkılar kliplenemeyebilir ama performans videolarıyla da destekleyerek, görsel hikayelerle birleştirmeyi planlıyoruz olabildiğince çok şarkıyı.

– “Uzaklar” için dinleyicinin tepkisi ne oldu?

Benim belki sayıca çok olmayan ama şarkılarımı bazen benden daha çok saran sarmalayan çok özel bir dinleyici kitlem var. Yazdığım söylediğim her şeyi doğru yerlerinden yakalayıp el üstünde tutuyorlar, çok şanslıyım bu anlamda. Çok özlemişler, öyle diyorlar ve dinleme mecralarına düştüğünden beri hayatlarına eşlikçi yaptılar bir çok şarkıyı. Kendileri haber ediyorlar tüm bunları 🙂 Biz hep iletişimdeyiz zaten, tüm duygularını düşüncelerini an be an yazıyorlar bana sonra kocaman bir gülümsemeyle dolanıp duruyorum gün boyu. Şanslıyım diyorum her seferinde 🙂

– Bir de 2014 yılında basılan bir şiir kitabınız var, “Sen Dur Ben Gölge”. Açıkçası bu kadar şarkı, üstüne şiir kitabı, daha gelecek bir çok şarkının, albümün habercisi gibi. Albümün hemen ardından bir kitap daha gelir mi?

Öncelikli planlarım arasında değil yeni bir kitap. Ama şiir yazdıkça heybeme atıyorum. Zamanı geldiğini hissedersem yine bir kitapta toplayabilirim şiirlerimi.

– Bununla beraber akıllara kazınmış birçok dizi ve film müziklerinin altında sizin imzanızı görüyoruz. Çoğu dizi ve filmin akılda kalmasının başlıca etmenin müzikleri olduğuna inanıyorum. Devamı gelecek mi bu işlerin?

Bir hikaye üzerine yazmayı çok seviyorum. Herhangi bir dizi ya da film senaryosu önüme geldiğinde, çoğu kez kendimi oradaki karakterlerden biriyle özdeşleştirip, o filmi ya da diziyi şarkıyla anlatmak beni çok heyecanlandırıyor. O yüzden her zaman açığım işin bu yönüne, yani neden olmasın 🙂

– Akustik dinletiler ve konserler de veriyorsunuz. Albümün gelişiyle önümüzdeki günlerde kesinleşen etkinlikler var mı? Konser takvimi nasıl? Dinleyiciler sizi nerelerden takip etmeli?

Yeni yılla birlikte öncelikle İstanbul dışı olmak üzere bazen ekibimle bazen tek başıma konserler veriyor olacağım. Konser buluşmaları çok değerli ve yazdığımız şarkıları olabildiğince çok yere taşıyor olmalıyız. Önümüzdeki günlerde netleşecek konser tarihlerini sosyal medya hesaplarımdan paylaşacağım. Instagram, Facebook ve Twitter’dan burcutatlises adreslerini takip ederek haberdar olabilirler gelişmelerden.

– İlginize çok teşekkür ederim, en yakın konserde görüşmek dileğiyle..

Ben teşekkür ediyorum 🙂

Hande Özdemir
Önceki İçerikAta Demirer: “Zeki Müren filmi çekilirse oynamaya talibim”
Sonraki İçerikTüm zamanların klasik rock şarkısı: “Bohemian Rhapsody”
Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments