Hande Everes: “Alis, şimdilerde gülümsememe sahip olan acıların dinmiş hali”

"Farklı tarzlarda da bestelerim olduğu gibi, bir gün farklı bir stilde şarkı söylediğimi de görebilirsiniz."

0

Müziğin eğitiminden gelen ve zaman içinde sahne performanslarıyla da tanınan Hande Everes, 2016’da ilk çalışması “Alis” ile dinleyicilerin karşısına çıkmıştı. Biz de kendisiyle hem iki şarkılık single’ının hikayesini hem de gelecek planlarını konuştuk.

– Merhaba, öncelikle bu güzel söyleşi için teşekkürler, iki şarkılık single çalışmanız “Alis” ile başlayalım, bizlere 2016 yılında yayımlanan ve sevilen çalışmanızdan biraz bahseder misiniz?

Hande Everes: Alis, bir tren yolculuğu sırasında ortaya çıkmış, her kelimesinde yaşanmışlık olan bir şarkı aslında.. O zamanlar hüzünle baktığım ancak şimdilerde gülümsememe sahip olan acıların dinmiş hali ve bu söyleşiyi sizinle yapabilme sebebimdir. Bu yüzden ben size teşekkür ederim.

Sözlerin şarkı haline gelmesinde, çok uzun yıllar önce birlikte yola çıktığım ve besteleri beraber yaptığımız canım arkadaşım Kotan Odabaşoğlu, aranjeleri ise müzikal anlayışına hayran olduğum Atıl Aksoy’la beraber tamamladık.

– Alis isimli ilk çalışmanızda Gökhan Türkmen ile çalışmıştınız ve GTR Müzik etiketiyle yayımlanmıştı. Şunu sormak istiyorum yeni albümünüzde de Gökhan Türkmen ile mi çalışacaksınız ve kendisiyle çalışmak nasıl bir duyguydu?

H.E.: Evet yine GTR müzikle çalışacağım. Gökhan Türkmen, Sinem Türkmen ve ekibi ile çalışmak çok güven verici; elit, aynı zamanda müzikal birikimlerimizin paylaşımı açısından birbirimizi anlayabildiğimiz, çok iyi tamamladığımızı düşündüğüm bir ortak alan.

– Müziğinizde bir sınırsızlık hissediyorum. Rock motifleriyle süslü ama planında Jazz, R&B etkileri de hissettim, siz müziğinizi nasıl tanımlıyorsunuz?

H.E.: Müziğimizi alternatif Pop Rock olarak tanımladık. Zaten Alternatif, Pop ve Rock’ı üç ayrı formda düşündüğümüz zaman böyle etki etmesi çok normal; ben de böyle hissediyorum. Farklı tarzlarda da bestelerim olduğu gibi bir gün farklı bir stilde şarkı söylediğimi de görebilirsiniz. Bu gelişme sürecimden bu yana, hem aldığım eğitimle hem de her tarza merak duymamla ilgili bir durum.

– Ben sizi “Meçhul” isimli çalışmanızla tanıdım ve gerçekten gerek klibi gerekse ruhuyla çok güzel bir çalışma. Biraz çalışmadan ve klipten bahseder misiniz?

H.E.: Meçhul, ayrım yapmak istemesem de en özel şarkılarımın başında geliyor. Sözlerini ve samimiyetini çok seviyorum. Meçhul’ün klibinde sevgili Mustafa Özen ile çalıştık. Temmuz ayında, 18 saat süren ve hepimizin büyük emekler harcadığı, hiçbir zaman unutamayacağımız anılar biriktirdiğimiz alternatif, kısa film tadında bir çalışma oldu. İlk klibim.

– Bu arada yeni albümünüz hakkında da biraz bilgiler almak isteriz, çalışmalar nasıl gidiyor ve albümünüzü ne zaman dinleriz?

H.E.: Albüme ismini verdiğimiz Alis’in klibi henüz yayımlandı. Bir süre onunla ilgili PR çalışmalarımız olacak. Ancak bunun yanında beste yapmaya durmadan devam ediyoruz. Yaz sonu gibi de yine iki parçalık EP yayımlamayı planlıyoruz. Sanırım bu sefer biraz daha hareketli parçalar olacak.

– Türk Rock müziğinde çok değerli kadın yorumcularımız var ve hemen hemen her alanda da oldukça hakimler (Rock, Alternatif Rock, Heavy Metal, Blues) siz nasıl buluyorsunuz şu anki piyasayı?

H.E.: Haddim olmadan soruyu biraz daha genişletip tüm piyasa için bir değerlendirme yapacak olursam, her tarzda çok kaliteli sesler, bilinçli ve ruhlu yorumlar dinlediğimi düşünüyorum. Her müziğin ve yorumcunun bir kişi bile olsa seveni vardır ve bu pes etmemek için yeterli bir motivasyon.

– Hande Everes müziğin birçok alanında bulunmuş, birçok eğitimi almış önemli bir sanatçı, bizlere biraz bu yönlerinizden de bahseder misiniz?

H.E.: Mersin Devlet Opera ve Balesi’nde başladım genel olarak sanat hayatıma, korist ve balerin olarak devam ettim; sonra okul orkestrasında solistlik yaptım. Ortaokuldan sonra konservatuar fagot bölümüne girdim. Okul bitince İstanbul’a yerleştim. Bu arada zaten okulla eş zamanlı solistlik yapıyordum. İstanbul’da geri vokal yapmaya ve düğün orkestralarında şarkı söylemeye başladım. Aynı zamanda kendi orkestramla Pop, R&B, Yabancı, Türkçe şarkılar söylediğim daha çok ‘After Party’ tarzında bir canlı performans grubu kurduk. Birçok mekan ve düğünde sahne aldık.

İstanbul’a yerleştikten yaklaşık 2 yıl sonra İ.B.B. Orkestralar Müdürlüğü Oda Müziği topluluğunda fagot sanatçısı olarak göreve başladım.

– Aynı zamanda çok önemli bir fagot sanatçısısınız, bizlere bu alanda yaptığınız çalışmalardan da bahseder misiniz?

H.E.: Çok teşekkür ederim. İ.B.B. Orkestralar Müdürlüğü Oda Müziği Topluluğu Quartet Grubu’nda fagot çalıyorum. Aynı zamanda dört çok yakın kız arkadaşın projelendirdiği ‘Silva Quartet‘te yine fagot ve bendir çalıyor, şarkı söylüyorum. İstanbul Film Müzikleri Orkestrası’nda da çok çok severek fagot çalıyorum. Yıllardır kopamadığım piyano öğrencilerim var onlarla dersler yapıyorum. Eş zamanlı olarak bunlar var şarkıcılığın yanında.

– Hande Everes en çok hangi isimlerden etkilenmiştir?

H.E.: Biraz Klasik Müzik aşığıyım. En çok etkilendiğim müzikler genel olarak Rus besteciler Mussorgsky ve Korsakoff’tur. Tabii ki Mozart, Beethoven ve Bach! Bunlar iz bırakır. Bir diğer taraftan Michael Jackson, Pink Floyd, Madonna, Janis Joplin, Tame Impala ve canım Amy Winehouse. Daha çok var Sezen Aksu, Şebnem Ferah, Ajda Pekkan…

– NouvArt olarak sorularımızı samimice cevapladığınız için teşekkür ederken, başarılarınızın devamını da diliyoruz, son olarak okurlarımıza neler söylemek istersiniz?

H.E.: Ben çok çok teşekkür ederim. En yakın zamanda kısa bir vakit ayırıp yaptıklarımızı dinlemelerini rica edebilirim ve sonrasında içlerinden geliyorsa bana mesajla her türlü platformdan olumlu olumsuz geri dönüşlerini bekliyorum. Bu ay Zeytinli Rock Festivali’nde sahne alıyoruz. Canlı canlı gelin dinleyin.

Gökhan Toker
Önceki İçerikSınırın sonsuzluğunu zorlarken sonsuzluk sınırını geçmek…
Sonraki İçerikDört ya da beş saat: Deneyim Psikozu (TUTANAK)
Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments