Plak, Kaset, CD ve Mp3

"Ne kasetler kaydettik CD'den kasete, plaktan kasete... Dediğim gibi 80'lerin bir yarısı ile 90'lar bir alamet-i farika vesikası idi..."

0

1983 yılında ilk plak dinlemeye Edip Akbayram’ın 1982 yılı ‘Nice Yıllara Gülüm’ uzunçaları ile giriş yaptım. Attila Atasoy, 1980 çıkışlı ‘Avare’ albümü onu kovaladı ve akabinde böyle uzun bir yelpazede İlhan İremler, Barış Mançolar…

Tabii o yıllarda müzik dejenere olmamış, 3-5 müzisyen birbirleri ile paslaşıp quartetlar, triolar, bandler kuruyorlar ve akustik olarak hücum kayıt sistemi ile tek seferde albümleri kaydediliyordu. Tabii benim devrimin beylik müzik aletleri pikaplar, radyolu teypler, kasetler ve plaklardı ki, 1989 yılında evime deck deck üst üste konmuş müzik seti gelene kadar… 

Pikap var ama CD çalar o zamana kadar hiç görmediğimiz bir teknoloji. Hatta bir arkadaşım bugünkü Mor ve Ötesi grubunun solisti Harun Tekin’in evine gidiyor ve ilk kez gördüğü CD’ye 45’lik plak gibi, ‘Bu nedir?’ diyerek bakakalıyor dinlediği zaman ise hayran kalıyor… Lafımız yarım kalmasın o deck deck setin radyosu ve double deck kaset çaları da var hem de kayıt yapabilir özellikte… Ne kasetler kaydettik CD’den kasete, plaktan kasete… Dediğim gibi 80’lerin bir yarısı ile 90’lar bir alamet-i farika vesikası idi neden mi? Sanatçısı ayrı güzel müziği ayrı güzel hatta şimdinin deyimiyle klip ama o zamanlar video dediğimiz şarkıların söylendiği belki bir ağaç altı belki bir gül bahçesi vs gibi yerler…

Kıssadan hisse şunu demekte yarar var; plak zaten analog ses ihtiva eder ona, keza kasette analogdur ama CD hiçbir zaman gerçeği yansıtamadı fakat şimdilerde kaset ve plaktan bir parça daha çok satılıyorsa da her zaman pahalı bir olaydı… Yıl 1989 – 90 gibi Enrico Macias’ın bugün Ajda Pekkan ile özdeşleşmiş şarkılarının içinde bulunduğu bir CD almıştık 1994 yılına kadar da o CD, CD çalarda dönüp durmuştu çünkü bize o CD’yi satan kasetçi dükkanındaki adam plaklar öldü demişti artık plak bulamazsınız… Vitrine de iki, üç plak koymuş sanki nostalji oldu gibisinden. Ne bilsin adamın bizim hala bangır bangır analog ses aradığımızı… Ve hala plak ve kaset dinlediğimizi bilse zaten böyle söylemezdi heralde. Fakat şunu hiç unutmuyorum misal bir Erkin Koray, Barış Manço ve sonradan Cem Karaca kaseti almaya gidecek olsak, eskilerden neler var diye bakmak istesek ne yapacaksınız siz bu kasetleri bunlar eski, siz yenilere bakın gibi söylemleri de yok değildi.

1992 senesinden bugüne kadar kah plak olsun, kah kaset olsun, kah CD olsun arşivimde yeri her zaman vardır; fakat 2000’lerde bize pompalanmaya çalışılan MP3 dalgasında topladığım bütün MP3 albümler, şarkılar olsun hiçbiri bilgisayar ortamında ya da sonradan çıkan IPOD’lar vb. bana Walkman ve Discman’de kaset ve CD’den dinlediğim şarkıların hazzını vermedi veremeyecek de. Bu nedenden dolayı da hiçbir zaman bir arşivi gerek plak olsun, gerek kaset gerekse CD olsun onların kartonetlerine bakmak, kitapçıklarını okumaktan duyduğum büyük hazzın önüne geçememiştir ve geçemeyecektir de…

Cem Arık
Önceki İçerikSevgililer günü şerefine müzikli bir yazı…
Sonraki İçerikJale Sancak’la son kitabı “Belki Yarın” üzerine
Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments