TARKAN’ın İZMİR Konseri Ardından…

"Bu noktada Kutlu Özmakinacı’nın alıntıladığı yorumuna kulak vermek gerekebilir ve sanırım sosyal medya paylaşımına gelen yorumlardan Tarkan da artık bir kutbun ferdi olduğunu fark etmeye başlamıştır."

0

Bu yazımı TARKAN’a ve onun son konserine ayırıyorum; biraz geçmişteki yazımın rövanşı da olsun istedim.

Geçmiş yazımı öncelikle buraya bırakayım; okumayanlar ya da unutanlar için de bir hatırlatma olsun.

Önceki yazımda Tarkan’ın “Geççek” şarkısı ile ilgili temelde iki yorumda bulunmuştum: Birincisi siyasi alana çekilmesi muhtemel bu şarkı hepimizin gazını aldığıyla kalıp, Tarkan da sonrasında kendi yoluna mı gidecekti yoksa yaptığı şarkı toplumu canlandıran amacına hizmet mi edecekti? Ben bunu seçimlerde görürüz demiştim ama Tarkan çok daha yüce davrandı ve seçimleri de beklemedi; çok anlamlı bir günde çok anlamlı bir konsere çıktı, üstelik bu konser dünyanın en kalabalık ücretsiz konserlerden birisi oldu.
Konserde şu muhteşemdi, şunlar aksadı bilgilerini ben es geçiyorum. Çünkü bilenler bilir; benim yazılarım genelde duruşlar ve hisler üzerine kurguludur, bu yazım da öyle.

Tarkan, bir siyasi oluşum temelli bir organizasyonla, ülkenin kurtuluş simgesi anlamlı bir günüde 9 Eylül’de verilen İZMİR konseri’ne çıktı. Üstelik hemen öncesi Harbiye konserlerini kazanacağı deli ücrete rağmen iptal etmişken…Ve bu konserde de aldığı kaşeyi hayır işine aktaracağını açıklamışken…

Kendi deyimiyle sevenleriyle birlikte tek yürek orada yer aldı, sonrasında bu minvalde bir de paylaşım yaptı. Buraya kadar her şey çok güzel ve Tarkan’ın konserde yer alması gibi yazdıkları da gerçekten güzel yüreğinin samimiyetinden dökülenler belli… Ama sanırım paylaşımı sonrasında ülkenin bölünmüşlüğünün ona dahi yansıdığını artık o da görmüş olmalı; zira bahsettiğim paylaşımı sonrası alıntılananlar arasında istediği ve hissettiği bütünlük yoktu. Resmen ikiye ayrılan ülkenin her iki kutbu da, Tarkan’ın o güzel hislerle yazdığı alıntısı üzerinde kendi lehine yazdı çizdi…

Bu noktada Kutlu Özmakinacı’nın alıntıladığı yorumuna kulak vermek gerekebilir ve sanırım sosyal medya paylaşımına gelen yorumlardan Tarkan da artık bir kutbun ferdi olduğunu fark etmeye başlamıştır. Bundan sonraki adımları, açıklamaları bu nedenle artık daha da önemli.

Önceki yazımda Tarkan’ın “Geççek” şarkısı ile ilgili temelde iki yorumda bulunmuştum demiştim; ikincisi şarkının kalitesi anlamını karşılar mı ve daha da önemlisi içinde bulunduğu müzik dünyasının haksız rekabetine karşı bir şeyler yapması en azından kendisini artık içerdekilerle rakip görmeyip onlardan rol çalarcasına genel yayınların yer aldığı Cuma gecesinden birkaç saat önce şarkısını yayımlaması ve o gün çıkan şarkıların hiçbirine şans tanımamış olmasıydı. Bu konuyu onun değil, şarkı PR’ını yürütenlerce yapıldığına artık daha çok inanmakla birlikte, Tarkan’ın bu konuya da eğilmesini ve dikkati çekmesini umuyorum. Sonraki şarkılarında farklı bir sunum ve gün ve belki müzisyen sorunlarını somut dile getirme cesareti, yeni seslere destek olma gibi yapabileceği çok şey var. Doğru yönlendirilir ve dijital dünya ile ilgili doğru bilgilendirilirse en alasını yapacağını umuyorum.

Bir önceki yazımla ilgili “Geççek” güncellemesi olsun bu yazım.
Ve o muhteşem kalabalık performansının linki ile yazımı bitireyim:

Önceki İçerikTürkçe Macaristan’daki liselerde seçmeli ders oldu
Sonraki İçerikAtaşehir’de “Kardeş Kültürlerin Festivali” başlıyor
Subscribe
Bildir
guest
0 Yorum
Inline Feedbacks
View all comments