
Güney Danimarka Üniversitesi ve ortaklarının yürüttüğü yeni bir araştırma, beynin inme sonrası kendini onarma mekanizmasını aydınlattı. Araştırma, beynin hasarlı bölgelerini onarmak için kendi “tamir hücrelerini” kullandığını, ancak bu çabanın sıklıkla iltihaplanma nedeniyle engellendiğini ortaya koydu.
Üniversitenin Moleküler Tıp Bölümü’nden araştırmacılar, inmenin en ciddi sonuçlarından biri olan sinir liflerindeki hasarı ve bunun kalıcı sakatlıklara yol açma sürecini inceledi. Danimarka Beyin Bankası’ndan alınan özgün doku örnekleri üzerinde yapılan çalışma, beynin kendini onarmasına yardımcı olacak yeni tedavilerin önünü açabilir.
Çalışmanın baş yazarlarından Güney Danimarka Üniversitesi Profesörü Kate Lykke Lambertsen, “Beynin kendini onarma kaynakları mevcut. Hücrelerin zorlu koşullarda bile görevlerini tamamlamasına yardımcı olmanın yollarını bulmamız gerekiyor.” dedi.
Araştırmacılar, immünohistokimya adı verilen gelişmiş boyama teknikleri kullanarak, miyelin adı verilen yalıtım tabakasının yeniden inşasında merkezi rol oynayan özel hücreleri tespit etti. İncelenen örnekler, inme merkezi, çevre doku ve etkilenmemiş görünen bölgeler arasındaki farklılıkları ortaya koydu.
Çalışmanın en çarpıcı bulgularından biri, kadın ve erkek beyinlerinin hasara farklı tepkiler vermesi oldu. Profesör Lambertsen, “Bu farklılıklar, gelecekteki tedavilerin hastanın cinsiyetini ve bireysel ihtiyaçlarını göz önünde bulundurması gerektiğini gösteriyor.” değerlendirmesinde bulundu.
Araştırma, kadınlarda iltihabi durumların hücrelerin onarım sürecini engelleyebildiğini, erkeklerde ise onarım sürecinin başlatılmasında daha iyi bir yetenek olduğunu gösterdi. Bu fark, kadınların inme sonrasında neden daha fazla zorluk yaşadığını açıklayabilir.