Yağmur ormanlarında 150 bin yıllık izler

Yağmur ormanlarında insan yaşamının başlangıcı, şimdiye kadar bilinenden çok daha eskilere dayanıyor.

0
Anyama bölgesinde kazılan bunun gibi taş aletler, insanların yaklaşık 150.000 yıl önce yağmur ormanlarıyla kaplı bölgede bulunduğunu ortaya koyuyor. ©Jimbob Blinkhorn, MPG

Bilim dünyası, insan evriminin gizemli sayfalarına bir yenisini daha ekledi. Uluslararası bir araştırma ekibi, Fildişi Sahili‘ndeki arkeolojik bir çalışmayla, insanların yağmur ormanlarında yaşadığına dair bugüne kadarki en eski kanıtları ortaya çıkardı.

Geçmişte yağmur ormanları, insan yaşamı için aşılmaz bir engel olarak görülürken, bu yeni çalışma bilim dünyasında şaşkınlık yarattı. Max Planck Enstitüsü araştırmacıları, insan varlığının yağmur ormanlarındaki izlerini şimdiye kadar bilinen tahminlerin çok ötesine, 150 bin yıl öncesine kadar götürdü.

Çalışmanın kıdemli yazarı Profesör Eleanor Scerri, bulgularının insan türünün ekolojik çeşitliliğinin ne kadar zengin olduğunu kanıtladığını söyledi. Daha önce yağmur ormanlarında insan varlığının en eski kanıtı 18 bin yıl olarak bilinirken, bu araştırma söz konusu tarihi neredeyse on kat geriye çekti.

Genişletilmiş Veri Şekil 4 Bété I ve III'teki C ve D Birimlerinden ref. 21'den alınan taş aletler ve 2021'de Institut des Sciences Anthropologiques de Développement'da (ISAD) kalan eser koleksiyonunun fotoğrafları.

Araştırmacılar, Optik Uyarımlı Işıma ve Elektron Spin Rezonansı gibi gelişmiş tarihlendirme teknikleri kullandı. Sediman örneklerinde yaptıkları ayrıntılı incelemeler, bölgenin yoğun ormanlık ve nemli bir coğrafyaya sahip olduğunu ortaya koydu. Analiz sonuçları, bugün Fildişi Sahili olarak bilinen bölgede, insanların karmaşık bir yaşam sürdüğünü gösterdi.

Çalışmanın önemli isimlerinden Profesör Yodé Guédé, “Bu heyecan verici keşif, araştırılmayı bekleyen diğer bölgeler için büyük bir umut.” diye konuştu. Araştırma, insan evriminin sandığımızdan çok daha karmaşık ve çeşitli coğrafyalarda gerçekleştiğini bir kez daha gözler önüne serdi.

Bu çalışma, sadece bilimsel bir keşif olmaktan öte, insanlığın doğayla olan girift ilişkisine dair yeni sorular da getiriyor. Araştırmacılar, bundan sonraki çalışmalarında, erken dönem insan topluluklarının doğal yaşam alanları üzerindeki etkilerini incelemeyi hedefliyor.

Önceki İçerikSarı Benizli Çocukların Diyarı
Sonraki İçerikYeni Çıkan Kitaplar (Ocak 2025)
Abone Olun
Bildir
guest
0 Yorum
Eskiler
En Yeniler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments